Olimpiyatların Başlangıcı

The Olympic Flag flying over the Markopoulo Equestrian Center at the Athens 2004 Olympics in Greece.

Günümüzde Modern Olimpiyatların otuzuncusunu (üçü harpler dolayısıyla yapılamadan) 2012 yılında Londra’da, otuzbirincisini 2016’da Rio’da organize ettik. Eski tarihlerdeki Antik Olimpiyat Oyunlarını araştırdığımız zaman ilk organizasyonun nerede ve ne zaman başladığına ilişkin kesin bir bilgi bulamıyoruz ancak bazı efsanelere ulaşıyoruz.

Bunlardan birine göre oyunlar, günümüzdeki Mora Yarımadasına Peloponnisos adını veren kahraman Olimpiya Kralı Pelops‘a kurbanların sunulduğu süre boyunca doğmuştur. Yunan düşünürü Titus Flavius Clemens‘e göre bu oyunlar Pelops’un ruhuna sunulan armağanların yer aldığı merasimlerdir.

Bir başka teoriye göre ise mitolojik kahraman Herakles‘in Olimpiya’da bu tip bir oyuna katılarak kazanmasının sonucunda bu oyunların her dört yılda bir geleneksel olarak yinelenmesi istediği yönündedir.

Değişik bir fikir olarak da bunun Zeus’un Titan Kronos‘a karşı aldığı yenilgi sonrasında koyulduğunu söyler.

Başka kaynaklar da bunun Elis Kralı İfitos‘un M.Ö. 9. yüzyılda halkını büyük bir savaşın içine düşmekten kurtarması için Pythia‘ya giderek ona danıştığını, kâhinin ise ona tanrılar onuruna oyunlar düzenleyerek tanrıların memnuniyetini kazanmasını önerdiği geçer. Bunun sonucunda İfitos bu oyunları düzenlemeye başlar ve Spartalı düşmanları bu oyunlar süresince onlara saldırmayı durdurur. Oyunlar tanrıların yaşıyor olduğuna inanılan Olimpiya Dağı’nda düzenlenir ve adını da bu dağda düzenlenmesinden ötürü alır.

Oyunların ilk olarak Yunanistan‘da, Yunan tanrılarının kutsal yaşam alanı olan Olimpiya Dağı’nda başladığı kabul edilir ve oyunların ilk düzenlendiği yerler Mora Yarımadası üzerindeki Elis ve Pisa kentleridir. On iki metre yüksekliğindeki altın ve fildişinden yapılma tüm Yunan Tanrılarının babası olan Zeus’un heykeli de bu dağda bulunmaktadır ve Antik Yunan heykeltıraşı Fidias tarafından yapılmıştır. Bu heykel dünyanın yedi harikasından biridir.

Bütün bu teorilerde ortak olan nokta, Olimpiyat oyunlarının dört yıllık aralarla düzenlenmesi ve Yunanların yılları sayma yöntemlerinin bile bu oyunlar üzerine kurulu olmasıydı. İki oyun arasına bir “Olimpiad” denirdi ve buna göre tarih atanırdı. Olimpiyat oyunlarını kullanarak tarih söylemeyi ilk olarak İ.Ö. 4. yüzyılda yaşamış olan Antik Yunanistanlı tarihçi Ephorus’un başlattığına inanılmaktadır. Bu tarihleme yönteminin öncesinde her Yunan kenti kendi özel takvimini kullanırdı ve bu sorunlara neden olurdu.

Tarihçi Diodorus’un belirttiğine göre 117’nci olimpiyatın 3. yılında bir güneş tutulması meydana gelmiştir. Modern bilgisayarların yardımıyla yapılan hesaplamalara göre bu İ.Ö. 310’daki güneş tutulmasıdır. Hesaplara göre 117’nci olimpiyatlar, İ.Ö. 310 yılında düzenlediyse ilk Olimpiyat İ.Ö. 776’da yapılmıştır.

Modern Olimpiyatlar

Olimpiyatlar, antik gelenekler bağlı kalarak dört yılda bir yapılan geniş kapsamlı bir spor organizasyonudur. Olimpiyat Oyunları, dünya çapında her ülkeden sporcuları ön plana çıkartarak, gazetecilerin, televizyoncuların, spor adamlarının, ülkelerin ve seyircilerin katılımı ile aslında insanlar ve ülkeler arası barışın sağlanabilmesini amaçlamaktadır.

Antik şekli ile eski Yunanistan‘da yapılan oyunlar Fransız soylusu, pedagog, tarihçi ve sporcu Baron de Coubertin (1863-1937) tarafından 19. yüzyıl‘ın sonlarında modernize edilmiştir. Tarihi dikkatle incelersek Coubertin’in bu fikri Wenlock Olimpiyatlarından aldığını görürüz.

Olimpiyat Oyunları’nın başlangıçta sadece yaz sporlarını içeren, Yaz Olimpiyatları, 1896‘dan beri üç kez (1916-1940-1944) Dünya Savaşları istisnaları hariç her dört yılda bir gerçekleşmiştir. 1906 yılında resmi kayıtlara girmeyen Atina Ara Olimpiyatları yapılmıştır. Kış Oyunları ise 1924‘te yapılmaya başlanmıştır ve 1994‘ten beri Yaz Oyunlarının yapıldığı yıllardan iki sene sonra yapılmaktadır. Oyunların temel kural ve prensipleri Olimpik İlkeler adıyla derlenmiştir.

Olimpiyatları organize etmek amacıyla Modern Olimpiyatların kurucusu Pedagog Baron Pierre de Coubertin, 23 Haziran 1894 tarihinde Paris- Sorbon’da yapılan toplantıya 37 spor kuruluşunu temsilen 78 kişi ve 9 ülkeden 20 delegeyi davet eder. Salonda 2000’i aşkın bir davetli topluluğunun izlediği “International Athletic Congress” adlı toplantının gündeminde amatörlük kavramının anlamı, uygulaması ve Olimpiyatlar konuları vardı. “Olympism” diye adlandırılan komitenin başında, Yunan Demitrios Vikelas ve üyeler arasında da Amerikalı Dr. William M. Sloane vardı. Toplantı sonunda Comite International Olympique (Uluslar Arası Olimpiyat Komitesi) kuruldu. İlk Komitede iki Fransız, Yunan, Rus, İsveç, Amerikan, Çek, Macar, iki İngiliz, Arjantin’li, Yeni Zelanda’lı ve İtalyan delegeler vardı. Almanya’dan bir delege davet edilmemişti, Fransızlar 1870-71 savaşı sonrasında Almanları düşman ülke olarak tanımaktaydılar. İlk toplantıda Yunan delegesi Demetrius Vikelas başkan seçilmiş ve ilk Olimpiyat Oyunlarının iki yıl sonra, tarihteki yerine bağlı kalarak 1896’da Atina’da yapılmasına karar verilmişti. IOC merkezi olarak İsviçre-Lozan şehri seçildi.

10-Lozandaki Olimpiyat Halkaları

Resim: IOC’nin merkezi olan Lozan’da Olimpiyat heykeli

Kitabımın konusu olan kürek sporunun organize olması Olimpiyat Komitesinin kurulmasından iki sene önceye kadar gider. Uluslar Arası Kürek Federasyonu FISA (Federation Internationale des Societes d’Aviron), 25 Haziran 1892 yılında Torino-İtalya’da Fransa, Belçika, İtalya, Adriatica ve İsviçre tarafından kurulmuştur. İlginçtir ki kürek yarışma tarihi daha eskilere dayanan İngiltere bu kuruluşta yer almamıştır. İlk Uluslar Arası yarışma Avrupa Kürek Şampiyonası 1893’te Orta-İtalya’da yapılmış, 3 tekne sınıfında 10 katılım olmuştur. FISA merkezini 1922’de Lozan-İsviçre’ye taşımıştır.

İngiltere’de kayda geçen ilk kürek yarışları FISA’nın kuruluşundan 177 yıl önce 1715’te Times nehrinde yapılan “Doggets Coat Badge”dir.

En tanınmış kürek yarışı olan Oxford ve Cambridge Üniversiteleri arasındaki yarış olan Boat Race ilk olarak FISA’nın kuruluşundan 63 yıl önce 1829 tarihinde gerçekleşmiştir.

1850 Wenlock Olimpiyatları

Modern Olimpiyat fikri ve ilk uygulaması 1850 yılında İngiltere’de efsane Lady Godiva’nın yaşadığı yer olan Much Wenlock kasabasında kurulan “Wenlock Olympian Society Annual Games” organizasyonudur ve halkın fiziksel – ruhsal yapısını geliştirmek amacıyla başlamıştır. İlk organizasyonda Futbol, Kriket, Koşu, Çekiç Atma, Güreş, At Üstünde Halka Fırlatma ve El Arabası yarışı gibi müsabakalar yapılmıştı. 1860 Yılında bu oyunları resmileştirmek için kasabanın doktoru olan William Penny Brooks tarafından Wenlock Olympian Society kuruldu.

11-olympian-dream-covers400x400

Resim: Dr. William Penny Brooks

1809 doğumlu Dr. William Penny Brooks’un babası da aynı kasabanın doktoruydu. 1890 yılında Pierre de Coubertin organizasyonu ziyaret etti, Dr. Brooks Uluslar Arası Olimpiyat Komitesi kurulması fikrini ortaya attı. Fikri benimseyen Coubertin’in çalışmalarıyla 1894 yılında hazırlanan IOC kuruluş Kongresinde Dr. Brooks kurucu üye olarak şeref misafiriydi ancak sağlık nedenleriyle açılışa katılamadı ve bir yıl sonra 1895 yılında 86 yaşında vefat etti. Wenlocker Olimpiyat Oyunları 1950’de tekrar yapılmaya başlandı. Geleneksel Wenlock Oyunları 1977 yılından beri İngiliz Olimpiyat Komitesi tarafından organize edilmektedir, 1990 yılında Prenses Anne, 1994 yılında IOC Başkanı Juan Antonio Samaranche organizasyonu ziyaret etmiştir. 2012 Londra Olimpiyatlarının Maskotlarından biri de bu oyunların anısına bağlı olarak Wenlock olarak isimlendirilmiştir.

 

Dünya Savaşları

Modern Olimpiyatlar, yapılmaya başladığı 1896 yılından itibaren I. Dünya Savaşı sebebiyle bir kez, 2. Dünya Savaşı sebebiyle ise iki kez iptal edildi. İskenderiye ve Budapeşte’nin de aday olduğu ve sonunda Berlin’de yapılmasına karar verilen 1916 yılındaki 6. Olimpiyatlar, I. Dünya Savaşı sebebiyle iptal edildi ve 7. Oyunlar 1920’de Anvers’te gerçekleşti. Berlin, oyunları ancak 20 yıl sonra 1936 yılında yapılabildi. Berlin’de yapılan ve Hitler’in gövde gösterisine dönüşen bu oyunlardan 4 sene sonra 1940 yılında Helsinki’de yapılması gereken 12. oyunlar bu defa 2. Dünya Savaşı nedeniyle iptal edildi. 1939 yılında savaş başlamadan önce, 1944 yılındaki 13. oyunların Londra’da yapılmasına karar verilmişti. Ancak 1944’e gelindiğinde savaşın hala devam etmesi nedeniyle 1944 Olimpiyatları da yapılamadı. Savaşı takiben 14. Olimpiyat 1948’de Londra’da gerçekleşti. 2. Dünya Savaşı dolayısıyla oyunlara ev sahipliği yapamayan Helsinki, 1952’deki 15. Olimpiyatları düzenleme hakkını elde etti.

Boykotlar

Ülkelerin çeşitli protestolarını göstermek için Olimpiyatlara katılmayı boykot etmesi oyunları özellikle Soğuk Savaş döneminde oldukça etkilemiştir. Boykotların oyunların gücüne en büyük etkisi ise 1980 ve 1984’de peş peşe yapılan Moskova ve Los Angeles’deki oyunlarda görülmüştür. 1979 yılında Sovyetler Birliği’nin Afganistan’ı işgal etmesini protesto eden ve ABD’nin başını çektiği 64 ülke Moskova’yı protesto etti. Oyunlara sadece 80 takım katıldı.

Dört sene sonra bu defa ABD’de yapılan Olimpiyatları Doğu Bloku ülkeleri boykot etti. SSCB’nin önderliğinde aralarında Doğu Almanya ve Küba’nın bulunduğu 13 ülke Olimpiyatlara katılmadı.

Aslında Olimpiyat tarihinde ilk boykot 1956 yılında Hollanda, İspanya ve İsviçre tarafından Macaristan’daki ihtilal için yapılmıştı. Bunun yanında Kamboçya, Mısır, Irak ve Lübnan, Süveyş Bunalımı (Savaşı) olarak da bilinen Arap-İsrail Savaşı’nın protesto için bu Olimpiyatlara katılmadı.

1968 ve 1972’de pek çok Afrikalı ülke Yeni Zelanda, Zimbabwe (Rodezya) ve Güney Afrika’nın Olimpiyatlara katılması engellenmesi nedeniyle IOC’nin karar almasını istemiş ve boykotla tehdit etmişlerdir.

Politika

Politika oyunlar üzerine her zaman etkisini göstermiştir. Bunun ilk ve en önemli örneği 1936 Berlin Olimpiyatları’nda yaşanmıştır. Adolf Hitler, oyunları bir güç gösterisi ve Nazi propagandası için araç olarak kullanmıştır. Hitler’in yaptığı açılış konuşması tüm dünyada milyonlarca kişi tarafından radyodan dinlenmiştir.

Sovyetler Birliği 1952 yılına kadar Olimpiyatlara katılmadı. Bunun yerine 1928 yılından itibaren Spartakiads adıyla kendine yakın ülkelerin katılmasıyla başka bir spor organizasyonu düzenlemeye çalıştı ama başarılı olamadı.

1996 ile 2002 yılları arasında Afganistan’ın oyunlara katılması ülkedeki Taliban rejim nedeniyle engellendi. Afganistan bu hakkı 2004 yılında tekrar kazandı.

 

Olimpiyatlarda iletişim / sponsor ilişkisi:

Olimpiyatlarda ilk ses kaydı 1932 Los Angeles’te gerçekleşti. NBC Radyosu gece geç vakit günün haberlerini yayınlarken olimpiyatlarda yapılmış canlı kayıtları da da yer vermekteydi. Bu yayınlar IOC tarafından endişe ile takip edilmekteydi. Canlı yayınlar yüzünden seyirci sayısının düşmesinden korkuluyordu.

Dört sene sonra Berlin’de olimpiyatlar televizyon ile tanıştı. Müsabakalarla ilgili 138 saatlik görüntü kaydedildi. Berlin ve 15 km çevresindeki kayıtlı kapalı devre televizyonlardan 162.228 kişiye ulaşıldı. Bu dünyada televizyon reytinginin kesin olarak sayılabildiği ilk ve tek yayın oldu. Kayıtlar üç kamerayla yapılmıştı, kameraların tanesi 200 kg ağırlığındaydı ve lensleri değiştirmek için dört kişi çalışıyordu. Sadece güneş ışığı olduğu zamanlarda kayıt yapılabilmişti.

1948 Londra Olimpiyatlarında ilk kez televizyondan evlere naklen yayın gerçekleşti. O tarihte İngiltere’de 80.000 TV olduğu tahmin ediliyordu. Yayınların sınırı Londra çevresinde en çok 80 km yarıçapında idi.  BBC yayın hakkını alabilmek için küçük bir ödeme yapmayı kabul etmişti ancak bilet satışlarından para kazanılınca IOC televizyon yayın hakkı için BBC’nin verdiği çeki bozdurmadı ama televizyonda yayın hakkı için para ödeme prensibi başlamış oldu.

1952 ve 1956 Yaz Olimpiyatları için televizyon yayın haklarına kimse para ödemeye yanaşmadı. 1956 Kış Olimpiyatı İtalya – Cortina’da düzenlendi ve yayın kameraları tarihte ilk kez bir Kış Olimpiyatını çektiler.  İlk yayınlarda acemilikler yaşandı ve Olimpiya Meşalesini yakmaya doğru giden buz patencisi Guido Caroli pistteki televizyon kablolarına takılarak düştü ama meşale sönmedi. Bu arada IOC başkanı Avery Brundage “olimpiyatlar 60 yıldır televizyon olmadan gayet güzel yapıldı, televizyon olmadan bir 60 sene daha gider” demişti.

1960 Roma Olimpiyatlarında İlk defa Olimpiyat Oyunları birçok televizyon kanalı tarafından takip edildi ve naklen yayın için önemli miktarlarda ödemeler yapılarak görüntüler 18 ülkeye dağıtıldı. Video kayıtlarının da yapılabildiği ilk olimpiyat Roma oldu.

1964 Tokyo Olimpiyatında Olimpiyat tarihinde ilk kez Syncom3 Sateliti sayesinde kıtalar arası televizyon yayını gerçekleşti.

1972 Münih Olimpiyatının sadece Amerika yayın hakkı için ABC 7.5 milyon dolar ödedi. İronik olarak İsrail sporcularına yapılan terör saldırına kadar yayınlar seyirci çekmemişti. Saldırıdan sonra insanlar ekran başından kalkmadan bütün müsabakaları seyrettiler.

1976 Montreal Olimpiyatı için ABC 10 milyon dolar ödedi.

1984 Los Angeles Olimpiyat Oyunları ilk kez özel sektör tarafından finanse edilen olimpiyat oldu.

Ocak 2000’de olimpiyatların ilk reklam filmi olan Celebrate Humanity New York’ta izletildi. Kampanyanın sesi olan Robin Williams “Olimpiyatlarda en sevdiğim anların pek çoğu Altın Madalya zeferleri değildi, sınırları, engelleri, dilleri aşan ve dünyanın dört bir yanındaki insanları birleştiren ilham verici insanlık anlarıydı” demişti. Celebrate Humanity kampanyası için yedi televizyon spotu, sekiz radyo spotu ve bir dizi basılı reklam hazırlandı.

https://www.youtube.com/watch?v=dbG4cGsfB6o

1988 Seul Olimpiyatında NBC’nin 2000 kişilik teknik ve prodüksiyon ekibinin hamburger talebi sorun yaratmıştı. Hamburgerlerin içinde köpek ve yılan eti olduğu söylentisi dolaşmıştı. 12 yıl sonra 2000 Sydney Olimpiyatında yanlış beslenme ve yiyecek maddeleri konuları o kadar öne çıkmış ve abartılmıştı ki NBC ekibinin Amerikan normlarında kafein alabilmeleri için 7264 kilo Starbucks kahvesi götürülmüştü.

Amerikan ABC firması dört Yaz Olimpiyatı (1968 Mexico-1972 Münih-1976 Montreal-1984 Los Angeles) ve üç Kış Olimpiyatı (1976 Innsbruck-1980 Lake Placid-1984 Saraybosna) dünya çapında TV yayın hakkına sahipti.

2000 Sydney Olimpiyatı süresince Avustralyalıların spora gösterdiği yoğun ilgi bütün dünyada oy birliği ile Sydney’in Olimpiyatı en iyi düzenleyen şehir ve seyircilerin en büyük ilgiyi gösterdiği organizasyon olarak anılmıştır. Birçok spor yorumcusu Sydney’i Olimpiyat ruhunun en iyi anlaşıldığı organizasyon olarak tanımlamıştır. Açılış merasimi, Sydney Olimpiyat Stadyumunda 110.000 kişinin takip ettiği ve televizyondan 3.7 milyar kişinin izlediği bir merasimle yapıldı.

2004 Atina Olimpiyatları tarihte ilk kez internet üzerinden naklen yayınlanan olimpiyat oldu.

2008 Pekin Olimpiyatı ilk olarak HD (High Definition) olarak yüksek çözünürlükte dünyaya yayınlanan olimpiyat oldu.

2012 Londra Olimpiyatına Acer, Atos, Coca-Cola, Dow, General Electric, McDonald’s, Omega SA, Panasonic, Procter & Gamble, Samsung ve VISA sponsor oldular ve IOC bu firmalardan 1.4 milyar Sterlin destek aldı.

Tokyo’da yapılacak olan 2020 Olimpiyatının büyük finansal desteğinin gene özel sektörden gelmesi bekleniyor.