SENKRONİZE TEK ÇİFTELER
Bu çalışmayı Almanya’da yaptırmıştım. 2x veya 4x ekiplerinin elemanlarını 1x’lerle suya indirip tekneleri yan yana getirip düşük tempoda senkronize olmalarını isterdim.


Önce refleks olarak birbirlerini geçmeye çalışırlardı. Daha sonra yan yana gitmeye başladıklarında senkronize olmaları için daha çok konsantre olmaları gerekirdi, genellikle başlangıçta bu mümkün olmayacak gibi gözükürdü.
Teknede ritmi belirleyecek bir dümenci olmaması ve benim de motordan ses vermemem onları rahatsız ederdi.
Sonra işin püf noktasını anlatırdım. Sudan gelen sesleri dinleyip kürek sonunu beraber yapmayı başarırlarsa beraberliği sağlamak mümkün oluyordu. Senkronizasyonun başlangıcı “kürek sonu” idi.
Ancak burada ortaya aslında bu antrenmanla çözülmesi planlanmış olan yeni bir problem çıkıyordu. Kişilerin farklı kuvvetlerde olması yüzünden aynı tempoda ve aynı kürek uzunluğunda gidilmesine rağmen bazı teknelerin hızı daha fazla oluyordu.
Bu, tekneyi ileriye sürükleyen üç faktör (1-Tempo, 2-Çekilen küreğin uzunluğu, 3-Küreğe verilen kuvvet) arasında senkronu en zor tutturulan “kuvvet” idi.
Kilometrelerce süren antrenman boyunca teknelerin birbirine uyum sağlaması için kişinin hangi kuvvette kürek çekmesi gerektiği anlaşılıyordu.
Daha sonra büyük tekneye geçildiğinde kişilerde bir rahatlama görülüyordu ve senkronizasyon mükemmele yakın oluyordu…

Celal GÜRSOY

01,02,2022